Eski Halo serisinin geliştirici ekibi olan Bungie, 2014 yılının Kasım ayında yeni bir oyun olan Destiny ile karşımıza çıkmıştı. Daha önce 2013 yılında çeşitli fuarlarda tanıtımı yapılan oyun, oyun severler tarafından gerçekten büyük bir ilgi ile karşılanmıştı.
Aradan geçen bir senenin ardından dediğim gibi Destiny, 2014 yılının Kasım ayıda, PS4, PS3, Xbox One ve Xbox 360 platformları için piyasadaki yerini almıştı. Yapım sadece sunduğu görsellik, hikaye, Devasa Online Oyun yapısı ile değil, tanıtım ve geliştirme aşamasında harcanan para ile de dikkat çekmişti. Geliştirme ve tanıtım alanlarında toplam 500 milyon dolara ortaya çıkan yapım, halen daha başka herhangi bir oyun ve hatta eğlence sektörüne dahil hiç bir platformda geçilemedi?
Destiny The Taken King İnteraktif Video İnceleme
Not: Ayarlar sekmesinden ek açıklamaları aktif etmeyi unutmayınız.
Peki Destiny tüm bu harcamaların karşılığını verebildi mi? Aslında bu sorunun yanıtı, hem evet, hem hayır olacaktır. Her ne kadar aktif kullanıcı sayısı ve satış rakamlarıyla Destiny rekor kırmış olsa da oyuncular yapımın her özelliğinden memnun değildi. Bu konularında en başında şüphesiz yapımın hikayesi yer almaktaydı. Bungie yapımda bulunan hikaye eksikliğini, yapım için geliştirilecek olan DLC paketleriyle ortadan kaldıracağını sözünü vermişti ama bu söz de maalesef yerine gelmedi. Destiny için piyasaya sürülen; The Dark Below ve House of Wolves isimli iki DLC paketi beklenen içerikleri oyunculara sunmayı başaramadı ve Destiny ortalama seviyesinden uzun bir süre boyunca kurtulmayı başaramadı.
Peki kısa bir süre önce piyasaya sürülen; The Taken King isimli ek paket tüm bu problemleri ortadan kaldırıp, oyuncular için en iyi Destiny tecrübesini sunmayı başarabilecek mi? İşte bu incelememizde bu sorunun yanıtını birlikte arayacağız.
Korkunç kral savaş meydanına iner?
İncelemeye başlamadan önce bu yeni paketle ilgili önemli bir noktayı belirtmek istiyorum. The Taken King, kesinlikle bir DLC paketi değil! The Taken King uzun süredir oyunlarda görmeye pek alışık olmadığımız türden bir ek paket!
İsterseniz öncelikle The Taken King paketinin hikayesinden biraz bahsedelim. Oryx adına sahip kral, daha önceden oyunda öldürdüğümüz Crota isimli karakterin babasıdır ve oğlunun ölümünde sorumlu olan gardiyanları ortadan kaldırmak için savaş meydanına inmeye karar verir. Bunun içinse kendisine daha önce görülmemiş güçte ve yeteneklere sahip bir ordu kurmaya başlar. Hikaye boyunca bize çeşitli zorluklar çıkartacak bu ordunun başında bulunan Oryx ile King?s Fall isimli raid?in sonunda karşı karşıya geleceğiz.
Evet, hikaye oldukça sıradan gibi görünüyor değil mi? Lakin bu hikaye ve özellikle bu hikayenin işlenişi tek kelimeyle ?EFSANEVİ? olmuş. Destiny oyuncularının bildiği gibi, yapımın en büyük problemlerinden bir tanesi sığ ve durağan ilerleyen hikayesiydi. Yapım için geliştirilen DLC paketleri bile bu duruma çözüm olamamıştı. Meğerse Bungie, gizli gizli efsanevi bir hikaye sunumu üzerinde çalışıyormuş.
Daha ek paketin ilk görevine giriş yaparken, gördüğümüz sinematik ve ardından gelen Ghost isimli yardımcımızın anlattığı hikaye sahnesi bile atmosfere girmenizi sağlıyor. Ayrıca oyun boyunca göreceğiniz sinematik etkiye sahip oyun içi sahneler ise yine mükemmel olmuş ve sizi heyecanlandırmayı çok kolay bir şekilde sağlıyor. The Taken King ile birlikte, Destiny sonunda o sıkıcı ve sıradan olan hikayesini üst seviyeye çekmeyi başarmış.
Yapımın PvE bölümünde yapılabilecek eleştirilerimiz de elbette yine de yok değil. Bunlardan ilki; hikayenin modunun kısalığı olacaktır. Maalesef The Taken King?de bizlere uzun soluklu tek kişilik bir senaryoya içeriği sunmuyor. Ek pakete ait tek kişilik senaryoyu çok kısa bir sürede tamamlayabiliyorsunuz. Keşke daha uzun soluklu senaryo görevlerimiz olsaydı? Diğer bir eleştirebileceğimiz nokta ise; çok fazla yeni düşman biriminin oyuna eklenmemiş olması. Ek paket piyasaya sürülmeden önce yeni düşmanların da bizleri beklediği özellikle belirtilmişti ama durum maalesef bu şekilde değil. Yeni düşmanlarımızın tamamı, modellemesi ve özellikleri değiştirilmiş eski düşmanlarımızdan oluşuyor.
PvE ile ilgili konuşabileceğimiz bir diğer konu ise elbette yapımda bulunan zindanlar ve King?s Fall isimli raid olacaktır. Gerek zindanlar gerekse King?s Fall raid?i gerçekten de oldukça zorlu ve en ufak hatayı dahi kabul etmeyecek şekilde düzenlenmiş/hazırlanmış. Tam bir takım oyunu ve sağlam ekipmanlara ihtiyaç duyan bu yeni içerikleri tamamlamak biraz zaman alacak gibi görünüyor. Lakin buraları tamamladığınız zaman alacağınız ödüller de bir o kadar güzel oluyor.
Evet, yapımın sahip olduğu PvE içeriklerinden bahsettik, isterseniz artık yavaş yavaş yapımın bizlere sunduğu yenilikleri incelemeye başlayalım.
Dolu dolu bir ek paket
The Taken King elbette bizlere sadece yeni bir hikaye sunmuyor. Aynı zamanda Destiy 2.0 olarak geçen bu paket, oynanışta da çeşitli yenilik ve düzenlemeleri biz oyuncuların beğenisine sunuyor.
Bunlardan ilki, uzun süredir merak edilen Light Level sisteminde yaşanan değişiklikler. Destiny?de daha önceden bildiğiniz gibi karakterinizi görevlerle 20. seviyeye getiriyordunuz ve ardından alacağınız ya da zindanlardan toparlayacağınız eşyalar ile seviyenizi yükseltmeye devam ediyordunuz. İşte bu aşamaya verilen isim Light Level?dı. The Taken King ile birlikte bu sistem belli bir ölçüden ortadan kaldırılmış diyebiliriz. Artık karakterinizi bulunan maksimum seviyeye olan 40. seviyeye yapacağınız PvE ve PvP görevleriyle taşıyorsunuz. Ardından ise toplardığınız eşyaların seviyesine bağlı olarak Light Level puanınız artmaya devam ediyor. Yani bunu diğer Devasa Online Oyun?larda bulunan Gear Score benzeri bir sistem olarak da görebiliriz. Bu değişimle birlikte oyuncular sonunda en çok şikayet ettiklerileri ve bir süre sonra işkenceye dönen Light Level sisteminde de kurtulmuş oluyorlar.
Yine The Taken King ile yapımın arayüzünde de çeşitli yenilikler/düzenlemeler sağlandı. Bu konunun en iyi örneği görevler ve sahip olduğumuz görevlerin takibi olacaktır. Artık görevlerimizi ayrı ve 32 limiti bulunan bir pencereden inceyebiliyor ve yine aynı ekrandan seçeceğimiz görevleri takibe alabiliyoruz. Takibe aldığımız görevleri ise, Nav Mode adı verilen arayüzünden rahatlıkla inceleyebiliyoruz. Kesinlikle erişim kolaylığı sağlayan bu sistemi pek çok oyuncunun hoşuna gitmiştir diye düşünüyorum. Görevlerde ve görev takiplerinde yaşanan bu değişiklikler elbette yapımda bulunan Bounty görevlerine de etki etmiş durumda. Bounty görevleri ve görevleri tamamlayınca alacağınız ödüller de yeniden elden geçirilmiş.
Gelelim ek paket ile birlikte gelen en büyük değişikliklerden bir tanesine, eşya satın alma. The Taken King ile birlikte oyuna eklenen Legendary Mark?lar ile birlik yeni eşyalarımızı satın alabiliyoruz. Daha önceden bildiğiniz gibi PvP, PvE ve özel eşyalar olmak üzere her eşyayı satın almak için kullandığımız farklı token?lar bulunuyordu. Bu yeni sistem ile birlikte bu karmaşa artık tamamen ortadan kaldırılmış. Lakin, bu yeni sistemin daha mı iyi, yoksa daha mı kötü olduğunu oyuncular şuan için kestirebilmiş değil. Çünkü, Legendary Mark adı verilen bu token?ları toplamak eskisi kadar kolay değil.
Eşyalardan bahsetmişken, envanter ve özellikle banka yuvalarında yapılan geliştirme de oyunculara sonunda rahat bir nefes aldıracak gibi görünüyor.
Madem bir kere konuya girdik, eşyalardan devam edelim. The Taken King ile birlikte ekipmanlarımızı geliştirdiğimiz ekranda da çeşitli değişimler söz konusu. Artık ekipmanlarımıza yapacağımız geliştirmeler, çok daha işlevsel bir hale gelmiş durumda. Örneğin; silahımızı gliştirdiğimiz zaman sadece yeni bir özelliği silaha eklemekle kalmıyor, aynı zamanda silahın sahip olduğu Light Level?ı ve hasar değerini de geliştiriyoruz. The Taken King öncesinden sahip olduğumuz ekipmanları ise sahip olduğumuz Legendary Mark?lar ile kolaylıkla The Taken King eşyası haline getirebiliyoruz. Böylelikle sahip olduğunuz eski ekipmanlarınız da asla çöp olmuyor!
Ekipmanlar konusunda bahsetmek istediğim son konuysa, Ghost olacaktır. Bildiğiniz gibi Ghost, The Taken King ile birlikte yeni sesine de kavuştu ama bu ufak yardımcımız için gelen tek yenilik bundan ibaret değil. Artık yeni Ghost?lara da sahip olabiliyoruz (Pokémon gibi olduğunun farkındayım?). Ghost?ta aynı diğer ekipmanlarımız gibi çeşitli özelliklere sahip bir şekilde geliyor ve geliştirmeler aynı şekilde Ghost karakteri için de geçerli oluyor.
Eh unutmadan bildiğiniz gibi Destiny, bu ek paketle birlikte yakın dövüş silahı olan kılıçlara da sahip duruma geldi! Kılıçlar için sizlere söyleyebileceğim tek şey, PvP?de üzerinize kılıçla koşan bir oyuncu görürseniz kaçmayı denemeyin? elinizden geldiği kadar saldırı odaklı oynayın. Çünkü kılıç sistemi adeta Hunter sınıfının Bladedancer alt sınıfında olduğu gibi çalışıyor ve ölmeniz sadece bir saniye alıyor. İleride büyük ihtimalle kılıçlar dengeleme konusunda bir değişiklik yaşnacaktır.
The Taken King?in oynanışıyla ilgili anlatabileceğim son şey ise elbette yeni alt sınıflar olacak. Yapımda 30. seviyeye ulaştığınız zaman, sınıfınızın liderinden alacağınız görevi tamamlamanızla birlikte yeni alt sınıfınızı da gayet aksiyonlu bir şekilde açmış oluyorsunuz. Bu yeni sınıfları; Warlock – Stormcaller, Hunter – Nightstalker ve Titan – Sunbreaker olarak sıralayabiliriz. Yeni alt sınıflarla birlikte elbette tamamen yenilenmiş bir yetenek ağacı da bizlerle buluşuyor. Yeni sınıfların hepsi oldukça eğlenceli olsa da Warlock yani Stormcaller yine biraz fazla güçlü olmuş gibi görünüyor. Şimdiden konuyla ilgili yakınmaya başlamış oyuncular olduğunu düşünürsek, Bungie yakın zamanda konuyla ilgili yeni bir düzenleme güncellemesi yayınlayacaktır.
PvP bir Devasa Online Oyun?un olmazsa olmazıdır!
Destiny?nin PvP içerikleri aslına bakarsak her zaman oldukça başarılı ve sayıca fazlaydı. Lakin oyuncular yine de biraz daha farklı modlar istiyordu ve sonunda The Taken King ile birlikte, bu istekleri yerine gelmiş gibi görünüyor.
The Taken King; Bannerfall, Frontier, Memento, Sector 618, Crossroads, Vertigo, Ghost Ship ve Exile adında 8 yeni haritayı PvP oyuncularının beğenisine sunuyor. Elbette içerikler sadece yeni haritalarla sınırlı kalmıyor ve Mayhem, Rift ve Zone Control adından 3 yeni oyun modunu da oyuncuların beğenisine sunuyor.
Oldukça eğlenceli ve dinamik olan bu yeni oyun modları, Destiny?e kesinlikle ayrı bir zevk katmayı başarmış. Yeni modlar arasında özellikle Rift, oyuncuların şuan için favorisi olmuş gibi görünüyor. Bu modda amaç; iki takımda haritanın ortasında çıkan topu alıp, karşı takımın üssünde bulunan bölgeye götürmeye çalışıyor. Kısacası Amerikan Futbol?una benzetebileceğimiz bu mod, sizleri saatlerce ekran karşısına sabitlemeyi başarıyor.
The Taken King görsel ve işitsel olarak yine muazzam
Destiny?nin grafikleri ilk tanıtıldığı günden beri her zaman için gerçekten inanılmaz görünüyordu. Karakter ve çevre tasarımlarında, en ufak detaya kadar ince ince işlenmiş olan oyun dünyası, The Taken King ile bir tık daha ileriye gitmeyi başarıyor.
Yapıma eklenen yeni görsel efektler, sinematik sahnelerin kalitesi ve zaten oldukça başarılı olan ara sinematiklerin çok daha kaliteli ve render edilmiş halleri, oyunculara adeta grafik şöleni sunuyor. Yapımda daha önceden bulunan çeşitli kaplamalar da tekrardan elden geçirilmiş durumda. Ayrıca bu yenilikler ile birlikte yapımın performansı halen mükemmel durumda. PS4 üzerinden yaptığımız inceleme de herhangi bir performans problemiyle karşılaşmadım.
Görselliğin dışında The Taken King, sesler ve müzikler olarak da oyunculara inanılmaz bir tecrübe vaad ediyor. Karakter seslendirmeleri eskisine göre çok daha kaliteli bir hale gelmiş ve bunu da en iyi ara sinematik sahnelerde görüyorsunuz. Artık karakterlerimizin her biri bir ruha sahip durumda. Karakter ve çevre seslerinin dışında en çok dikkat çeken nokta, kesinlikle yapımın sahip olduğu müzikler oluyor. Destiny müzik konusunda her ne kadar başarılı olsa da bir süre sonra bu müzikler tekdüze bir hale geliyordu ve kendisini tekrar ediyordu. The Taken King?in müzikleri ise, duruma göre sürekli olarak değişiklik gösteriyor ve sizi oyun atmosferine çok hızlı bir şekilde sokmayı başarıyor.
[review]
