EA Games kuşkusuz ki yıllardır arkasında bulunduğu Battlefield oyunları ile oyunculara gerçek anlamda savaş atmosferini yaşatıyor. Özellikle son çıkartmış oldukları Battlefield 3 ve Battlefield 4 oyunu ile birlikte ciddi bir kazanç sağlayan EA Games türe olan ilgisini sürdürmeye devam ediyor. Titanfall ilk kez E3 oyun fuarında tanıtıldığı zaman insanlar üzerinde büyük bir etki yaratmıştı. E3’den pek çok ödül ile dönen oyunun geliştirici firması ise Respawn Entertaintment. Peki kimdir bu Respawn Entertaintment? Firmanın çalışanlarının pek çoğunu daha önce diğer bir FPS efsanesi olan Call of Duty oyunlarından tanıyoruz. Modern Warfare oyunlarından sonra firmadan ayrılan ekip, kendilerine yeni bir firma kurarak Respawn Entertainment’ı yarattı.
Oyun yapı olarak zaten bir Battlefield oyunundan ziyade daha çok Call of Duty oyunlarını andırıyordu. Gerek küçük haritalar, gerek silahları, gerekse arayüz ve oynanabilirliği Call of Duty oyunlarına daha yakın bir yapıdaydı. Ama E3’de insanları en çok etkileyen nokta, daha önce bir FPS oyununda göremediğimiz parkur sporunun oyuna eklenmiş olmasıydı. Gerçi bu sistemi daha önce Mirror’ s Edge isimli arkasında yine EA’ in olduğu ve yapımcılığını Dice’ ın gerçekleştirdiği bir oyunda görmüştük. Fakat bu sistem ilk kez bir multiplayer FPS oyununda kullanılacaktı. Elbette buda yetmezse oyunun adından da anlaşılacağı üzere oyuncuların kontrol edebildiği Titan lar da oyunda bulunmaktaydı. Bu dev robotlar videolarda bile olsa oyunculara gerçekten zorlu ve gerilimli dakikalar yaşatacak gibi duruyordu. Yakın bir süre önce oyun piyasada yerini aldı, peki Respawn Entertainment Titanfall ile gerçek bir başarı elde edebildi mi?
Oyun, yazının başında da söylediğim şekilde Battlefield’da olduğu gibi devasa haritaları ve kalabalık savaşları konu almıyor. Oyunda bulunan modlarda oyuncular 6 ya 6 olarak hazırlanmış bir rekabet içerisindeler. Ayrıca belki bazı oyuncuları üzecek ama oyunda gerçek bir hikaye modu bulunmuyor. Bulunan hikaye modu oyunun multiplayer modunun sadece botlarla oynanan versiyonu diyebiliriz. Hikaye olarakta pek başarılı olduğunu söyleyemem açıkçası ama zaten Respawn başından beri oyunun tam olarak multiplayer altyapısına sahip olacağını söylemişti. Bu hikaye modu sizi daha çok oyunun multiplayer kısmına hazırlıyor diyebiliriz, sadece biraz uzun tutulmuş bir eğitim olarak düşünün bu modu.
Hikaye modunu geçip oyuna başaldığınız zaman sizi oldukça sadece ve anlaşılır bir arayüz bekliyor. Demin de bahsettiğim gibi oyun maksimum 6 ya 6 maçları destekliyor. Buda oyunun E Spor bir oyun olmasını kolaylaştırıyor aslında. Yine de farklı oyuncu sayılarını desteklemesini de isterdik elbette. Ama hemen moralinizi bozmanıza gerek yok, çünkü Titanfall’ da savaş alanları gerçekten kalabalık. Toplamda 12 kişiyle ne kadar kalabalık olabilir ki dediğinizi duyar gibiyim. Oyunda her iki takımında bilgisayar kontrolünde olan, moba oyun türünden de bildiğiniz gibi minyonları bulunmakta. Bu minyonların kimi kolay hedefken, kimileri daha zorlu hedefler ama bu noktada belirtmek isterim ki bu dostalarımız yapay zekadan oldukça mahrum kalmışlar. Aynı zamanda maçlar sırasında rakip takım oyuncuları dışında bu minyonları öldürerek puan kazanmaya devam ediyoruz.
Oyununda; Attrition, Last Titan Standing, Hardpoint Domination, Capture the Flag ve Pilot Hunter olarak 5 farklı mod bulunuyor. Açıkçası bu mod sayısı bana gerçekten az geldi ve Hardpoint Domination ve Capture the Flag dışında kalan 3 mod bana oldukça benzer TDM (Team Deathmatch) modlarıymış gibi geldi. Bu sayının daha fazla olmasını beklerdim, hele ki oyunun sadece multiplayer tabanlı olduğunu düşünürsek… oldukça yetersiz. Modlardan biraz bahsetmek gerekirse; Attrition’ da amacımız karşı takım rakiplerini, titanlarını ve minyonlarını yok etmek. Puan limitine ilk ulaşan takım maçın da galibi olmuş sayılıyor. Last Titan Standing’de oyuncular titanlarını kullanarak savaş veriyor ve en son hayatta kalmayı başaran takım pilotu yada pilotları maçın galibi olmuş sayılıyor. Hardpoint Domination benim şahsi olarak en sevdiğim mod diyebilirim. Çeşitli FPS oyunlarından alışık olduğumuz bu modda iki takım haritada bulunan bölgeleri ele geçirip, ellerinde tutmaya çalışıyorlar. Size ait olan bölge sayısına,ne kadar süre burayı savunabildiğinize bağlı olarak takımınız puan kazanıyor ve limite ulaştığınız zaman ise maçı kazanmış oluyorsunuz. Capture the Flag’de yine diğer FPS lerden bildiğimiz üzere düşman takımın bayrak bölgesinde bulunan bayrağı alıp, kendi bayrak bölgenize götürmeye çalışıyorsunuz. Son oyun modu olan Pilot Hunter’ da ise iki takım pilotlarının savaşması üzerine kurulu. Bu modda düşman minyonlarını öldürmeniz takımınıza herhangi bir puan sağlamıyor. Öldürdüğünüz rakip takım oyuncusu başına ise 1 puan alıyorsunuz ve limite ulaşan takım maçı kazanmış oluyor. Bahsettiğim gibi, oyun modlarının çoğu TDM üzerine kurulu gibi görünüyor. Tabi oyun bundan ibaret değil. İşte oyunun en eğlenceli ve aksiyonunu zirveye çıkartan kısıma gelmiş bulunuyoruz.
Titanlar ve Parkur
Oyun modları aslına bakarsak oldukça sıradan ve birbirine benzer yapıda fakat işin içerisine titanların kontrolü girdiği zaman işin rengi değişiyor. Maç başaladıktan bir süre sonra oyuncular kendi titanlarını sahaya indirebiliyor. Titanınızı kendiniz kontrol edebilir yada bilgisayar kontrolüne bırakabilirsiniz. Bilgisayar kontrolüne bırakılmış titanlarda aslında oldukça avantaj sağlayabiliyor. Siz pilot olarak etrafa dehşet saçarken peşinizden sizi koruyarak gelen titanınızda sizden aşağı kalmıyor. Oyunda hesap seviyenize bağlı olarak açılan yeni titanlar bulunuyor ve yine aynı seviyeye bağlı olarak kendi özel titanınızı yaratmanız da mümkün. Kişisel titan yaratma ekranında istediğiniz gibi; silah, pasif ve aktif özellikleri titanınıza ekleyebilirsiniz.
Titanlar elbetteki oyuncuları katlediyor fakat yok edilemez değiller! İyi bir pilot kullanıcızı rahatlıkla titanları yok edebilir yada onlara bela olabilir. Pilotların parkur özelliklerini ve hızlarını kullanarak rahatlıkla titanlardan kaçabilmeniz ve onların üzerine tırmanıp silahlarınız ile onları yok etmeniz mümkün, bunun yanında oyunda bulunan anti titan silahları da size büyük yardımda bulunuyor. Titanlarda olduğu gibi pilotunuzu da kişiselleştirmekte özgürsünüz. Bu noktada da beni rahatsız eden diğer bir durum; oyunda silah seçeneklerimiz de gerçekten çok az tutulmuş. Kişiselleştirmeye izin veren bir oyunda oyuncular detaylı bir silah kişiselleştirme yada en azından silah sayısının fazla olmasını bekliyor. Fakat bu noktada da Titanfall sizin yanınızda değil, özellikle oyunun çıkışında bulunan silahlar gerçekten içler acısı bir durumdaydı. Tek bir suikastçi silahı, bir kaç tane makineli tüfek, bir adet keskin nişancı tüfeği, pompalı tüfek ve yine bir kaç tane hafif makineli silah sizlere sunulan tüm envanterdi. Pilot kişiselleştirmede silahların dışında yine pasif ve aktif olarak seçebileceğiniz yetenekler mevcut. Bu yetenekler tamamen sizin oyun stiliniz ile alakalı şekilde ayarlanabiliyor. Eğer bir suikasçi olarak oynamak istiyorsanız radar ve robotlar tarafından algılanmadan, görünmez olabilme gibi yetenekleri almanız oyun sırasında çok işinize yarayacaktır.
Oyunun parkur sistemi ise gerçekten çok eğlenceli. Duvarlara tırmanabilir, duvarlarda koşabilir, istediğiniz yüksekliklerden kendinizi atabilirsiniz. Bu özelliği savaş sırasında kullanmak ise kesinlike uştalaştığınız da lehinize bir durum yaratıyor. Tabi bu hıza alışmak biraz zaman alabilir, oyun gerçekten Quake ve Unreal Tournament serisinden beri gördüğüm en hızlı oyun yapısına sahip. Elbette bu hıza ayak uydurmak alışkın olmayan bünyeler için biraz zaman alıcı olabiliyor.
Grafik ve Sesler
Oyun grafik olarak gerçekten güzel bir şölen sunuyor. Özellikle savaşların en kalabalık olduğu anlarda ve titanlar haritaya ayak bastığında gerçekten etkileyici kareler yakalamanız mümkün. Oyuncu, titan modellemeleri ve animasyonları oldukça kaliteli hazırlanmış. Özellikle içerisinde parkur yapısını barındıran bir oyundan elbette kaliteli animasyonlar beklenirdi ve Titanfall bunu size sağlıyor.
Sesler sizi oyunun atmosferine tam anlamıyla sokmayı başarıyor. Silah sesleri, çevre sesleri ve titanların sesleri gerçekten yüksek kalitede. Bir köşeye saklanmış beklerken titanın çıkarttığı seslere göre kendinizi bir an önce oradan kurtarmanın peşine düşüyorsunuz, tam gittiğini sandığınız anda köşeden kafanızı çıkartıyorsunuz fakat titanın sadece sizi beklediğini anlamanız ile ölmeniz bir oluyor. Müzikler oldukça tekdüze ve kendini ciddi şekilde tekrar ediyor, ben bir süre sonra müzikleri kapatıp oyuna devam etme kararı aldım. Çünkü bir yerden sonra rahatsız edici bir hale gelebiliyor ve zaten FPS oyununda müzikleri açık oynayan pek oyuncu yoktur sanırsam.
Sonuç olarak bakıldığında Titanfall güzel bir oyun. Unreal oyunlarının Call of Duty oyunları ile harmanlanmış hali gibi diyebilirim. Genel olarak baktığımız zaman açıkçası E3’de gösterilenlerin ardından ben tam olarak aradığımı bulabilmiş değilim. Gerek mod, gerek silah sayısının azlığı benim adıma asıl amacı multiplayer olan bir FPS oyunu için kesinlikle yeterli değil. Başlarda gerek titan, gerekse parkur özelliğinden dolayı oyun gerçekten eğlence dolu fakat bir süre sonra bahsettiğim şeyler sıkıcı bir hal almaya başlıyor ve oyuncuyu Titanfall’dan soğutuyor. Eğer bir FPS tutkunuysanız Titanfall’u denemelisiniz ama değilseniz karar size kalmış diyorum. Hepinize bol oyunlu günler dilerim.